Kösem Valide Sultan oğlu IV. Murat tahta geçtiğinde , oğlunu mümkün olduğunca kadınlardan uzak tutuyordu. IV. Murat’ın hastalıktan ölümünün (kimilerine göre sirozdan kimilerine görede damla hastalığından) ardından kardeşi I.İbrahim tahta geçti. Ama I.İbrahim’in Osmanlı Aliye’sinin soyunu devam ettirmesi gerekiyordu. Tam bu sırada devreye daha sonra Turhan Hatice lakabını alacak, Rus Ortodoks kızı Nadya devreye girmektedir.
Oysaki Kösem Sultan, başlangıçta Turhan Hatice Sultan’ın kendisinin ölümüne sebep olabilecek kadar güçlenebileceğini nereden bilebilirdi ki?
Önceleri I.İbrahim’in soyunun ve dolayısı ile Osmanlı Devleti’nin geleceğinin devamı için çok sevindi. Çünkü önünde iktidar mücadelsi için bir engel yoktu.
Bu arada Turhan Sultan, iki oğlundan Şehzade I.Ahmet’in 1 yaşında ölümüyle, ancak diğer oğlu IV.Mehmet’i tahta çıkarabilmişti. Böylece bir nebze olsun rahatlamıştı. Ancak IV. Mehmet’in küçük yaşta olması ve geleneklere göre Büyük Valide Sultan olan Kösem Sultan’ın hala hayatta olması , Turhan Sultan’ı ancak “Valide Sultan” lığa kadar yükseltebildi. Saltanat Naibeliği hala Kösem Valide Sultan’ındı.
Turhan Hatice Sultan, İçten içe bu duruma içerliyor, ama “Valide Sultan”lığının ilk dönemlerinde bir şey yapamıyordu. Kösem Sultan ile aralarındaki rekabet artık yeryüzüne çıkmış ve herkes tarafından bilinir olmuştu.
Kösem Sultan ’ın gücü bazı Turhan Sultan taraftarlarını sindirebiliyordu. Ancak bazı Ocak Ağaları’nı gelinini öldürtmesi için Kösem Sultan’ı sıkıştırıyorlardı. Kösem Sultan’ın da torunu IV.Mehmet’in yavaş yavaş büyümesiyle Saltanat Naibliği’ni Turhan Hatice Sultan’a bırakması gerekiyordu. Artık Turhan Sultan’ın saf dışı kalma zamanı gelmişti. Ancak O’nun ölümü Kösem Sultan’ın muhaliflerini iyiden iyiye kızdırabilirdi. Geriye tek çözüm kalıyordu. Torunu IV.Mehmet’in tahttan indirilmesi yani ölümüydü.
Bunun üzerine zehirli şerbet hazırlatarak, torununa gönderdi. Ancak Melek Kalfa bu durumu öğrenip,Turhan Hatice Sultan’ı haberdar edince ,Kösem Sultan’ın bu planı suya düştü.Turhan Hatice Sultan’da karşı hamle yaparak,bazı sözü geçen “Ağa”ları topladı.Toplantıdan Kösem Sultan’ın ölüm emri çıktı.
3 Eylül 1651 yılında bir gece ansızın 62 yaşındaki Kösem Sultan ,saraydaki dairesinde ,kementle boğularak öldürüldü.Ardından ertesi gün Kösem Sultan yanlıları da idam edildi.
Tarih bir kez daha “Valide Sultan”lar arasındaki iktidar kavganın acı bir şekilde sona ermesine şahitlik ediyordu.